UZMANLAR UYARDI..

UZMANLAR UYARDI..

Yayınlama: 23.07.2015
233
A+
A-

 

KAVURUCU SICAKLARA DİKKAT..

 

Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürlüğü, güneş veya sıcak çarpmasının acil olarak tedavi edilmediği takdirde kalıcı hasara veya ölüme neden olabileceği konusunda vatandaşları uyardı.


Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürlüğü, vatandaşları aşırı sıcaklar konusunda bilgilendirdi. Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, vücut ısısının 10-15 dakika içerisinde 40-41 derece üzerine çıkabileceği ifade edilerek, güneş veya sıcak çarpmasının acil olarak tedavi edilmediği takdirde kalıcı hasara veya ölüme neden olabileceği belirtildi. Açıklamada, bilinç kaybından önce tedaviye başlanması durumunda iyileşme şansının yüksek olduğu kaydedilirken, "Kişinin ateşi 39,4 derece üzerindedir, deri kuru, kırmızı ve sıcaktır, terleme yoktur, bulantı kusma, baş ağrısı, baş dönmesi, göz çukurlarının belirginleşmesi ve görme netliğinin bozulması ile komaya kadar gidebilen şuur bulanıklığı veya kaybı vardır. İlk yardımda kişi hemen serin ve hava akımı olan bir yere alınmalı, sıkı giysileri gevşetilmeli, soğuk su veya soğutucularla soğutulmaya çalışılmalı, bilinci kapalıysa kesinlikle içmesi için sıvı verilmemeli ve en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir. Gerekli durumlar da hava yolu açılmalı ve suni solunum yapılmalıdır" denildi.


SICAK BİTKİNLİĞİNE DİKKAT


Uzun süre aşırı sıcağa maruz kalma ve yeterli miktarda sıvı almamaya bağlı su ve mineral kaybıyla birlikte sıcak bitkinliğinin meydana geldiği belirtilen açıklamada, "Daha sıklıkla yaşlılarda, yüksek tansiyonu olanlarda ve güneş altında çalışanlarda görülür. Aşırı terleme, yorgunluk, halsizlik, bayılma hissi, nabız hızlanması, ateş yükselmesi belirtileriyle kendini gösterir. Deri soğuk ve nemlidir, nabız hızlı ve zayıftır, solunum hızlı ve yüzeysel, şuur açıktır. Güneş çarpmasının daha hafif şekli olup hayati tehlike yoktur. İlkyardım uygun ve zamanında yapılırsa genel durum hızla düzelir. Serin bir yerde istirahata alınan hastanın giysileri gevşetilip, sırt üstü yatırılarak bacakları yükseltilir. Islak havlu veya bezle serinletilmeye çalışılır. Bol miktarda sıvı verilir; özellikle de tuzlu ayran içirilir. Yaklaşık 1 saat içerisinde kişinin genel durumu düzelmezse mutlaka sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir" ifadeleri kaydedildi. Düşük mineral seviyelerinin kaslarda sıcak kramplarına neden olabileceği dile getirilirken, sıcak kramplarının aynı zamanda sıcak bitkinliğinin belirtilerinden birisi olduğunu ifade edildi.


AŞIRI SICAKLARDA ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER


Aşırı sıcaklarda alınması gereken önlemler konusunda vatandaşları bilgilendiren Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürlüğü, aşırı sıcakların çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirdiğini hatırlattı.


Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısının dengede tutulamadığı ifade edilerek, "Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Ayrıca şişmanlık, herhangi bir hastalığa bağlı yüksek ateş, aşırı sıvı kaybı, kalp hastalığı, ruh ve sinir hastalığı, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı ile tedavi amaçlı bazı ilaçların kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir. Aşırı sıcaklardan en çok etkilenen gruplar yalnız yaşayan 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar, 4 yaşından küçük çocuklar, bakıma ihtiyacı olanlar, hamileler, açık alanda çalışanlar, aşırı kilolular, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları olanlar, sürekli ilaç kullanan kişiler, sokak çocukları ve evsizlerdir. Özellikle kronik hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlılar en çok risk taşıyan gruptur" denildi.


Açıklamada, aşırı sıcaklarda güneş ışınlarının dik geldiği saatler olan 10.00-16.00 saatleri arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmaması, denize girilmemesi ve güneşlenilmemesi gerektiği hatırlatılırken, "Bu saatlerin dışında denize girmek isteyenler güneşten koruyucu krem kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemelidir. Dışarıda çalışması gerekenler mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmelidirler. Dışarıda bulunulduğunda açık renkli, hafif, bol ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysiler tercih edilmeli; geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, her bir saatlik spor için en az 2-4 bardak sıvı alınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden kaçınılmalıdır. Risk altındaki yetişkinler ve yaşlılar, günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden izlenmelidir. Bebekler ise bu açıdan daha sık izlenmelidir. Kapalı alanlar iyi havalandırılmalıdır. Bebek, çocuk, engelliler ve hayvanlar kapalı ve park etmiş araçlarda kesinlikle bırakılmamalıdır. Araçların iç ısıları, klima olsa dahi park edildikten çok kısa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalıdır. Güneş gören pencereler perde gibi güneşliklerle gölgelendirilmelidir. Vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınmalı; bunun mümkün olmadığı durumlarda ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı veya silinmelidir. Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2- 2,5 litre sıvı tüketilmelidir. Mide kramplarına neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir. Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Yağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır. Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir. Terleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sıvı alınmalıdır. Sıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir. Kafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemelidir. Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir" ifadeleri kaydedildi.