Büyük Marmara Depremine Ne Kadar Hazırız?

Büyük Marmara Depremine Ne Kadar Hazırız?

Yayınlama: 03.09.2020
405
A+
A-

Namık Kemal Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Feda Aral, 10 yıl içerisinde olması beklenen büyük Marmara depremine, binaların yüzde 60’ının uygun olmadığını kaydetti. Son 21 yılda ki yetersiz çalışmaların ve ihmalkarlığın artık olmaması gerektiğini vurgulayan Aral, fay yasasının çıkartılması, afetlere dayanıklı sağlıklı yerleşim yerleri oluşturulması, denetimli imar ve yapı üretiminin acilen devreye girmesi gerektiğine dikkat çekti.

Türkiye, büyük yıkımların yaşandığı 1999 Marmara depreminin ardından 21 yıl geçmesine rağmen beklenen büyük Marmara depremine ne kadar hazır?  Namık Kemal Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi İbrahim Feda Aral ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Sevim Avcı Yener, Marmara depremi ve çalışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kuzey Anadolu Fay hattı uzantısı üzerinde bulunan Marmara Denizi içerisinde ki fayın, 10 yıl içerisinde ciddi düzeyde bir deprem üreteceğini belirten Dr. Öğr. Feda Aral, özellikle sanayi açısından yoğun olan Sakarya-Kocaeli bölgesinde 1999 yılında meydana gelen depremin bir milad olduğunu ve bundan sonra ki her dakikanın bile çok büyük önem taşıdığını dile getirdi.

18 bin can kaybı ve binlerce yaralının olduğu, ciddi boyutta maddi bir kaybın yaşandığı 1999 depreminin ardından yeterli çalışmaların yapılmadığına işaret eden Aral, “Son 21 yılda ben geliyorum diyen deprem için, ne tür bir çalışma yaptık. Bu konuda inanın söyleyecek hiçbir sözümüzün olduğunu düşünmüyorum” dedi.

SİLİVRİ’DE OLAN DEPREMLER BÜYÜK MARMARA DEPREMİNİN TARİHİNİ ÖNE ÇEKMİŞ OLABİLİR

Silivri’de 26 Eylül 2019’da meydana gelen 5.8 büyüklüğünde ki ve 11 Ocak 2020’de  4.7 büyüklüğünde ki depremlerle, olası kırılacak fayın yaslandığı kısmın kırılmış olduğunu söyleyen Aral, bu durumun depremin tarihini öne çekmiş olma olasılığını vurguladı.

Bilimsel olarak yaklaşık 10 yıl içinde 7.2 ile 7.5 arasında büyüklüğe varan deprem beklendiğinin altını çizen Aral, “Buna mukabil yapı stokumuzda ise yine bilimsel verilerde yüzde 60 oranında bir yapımız buna uygun görülmediği belirtilmektedir. Kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında bazı binalar yeniden yapıldı özellikle İstanbul da fakat bu yeterli düzeyde değildir” ifadelerini kullandı.

 MARMARA DEPREMİ 100 MİLYAR TL ZARAR GETİRECEK

 Depremin zarar vereceği Marmara Bölgesi’nin Türkiye’nin milli hasılasının yüzde 60 oranında gelir olarak hanesine yazdıran bir bölge olduğunu belirten, Aral, “Marmara Bölgesi ciddi anlamda bu depremden zarar görecektir. Marmara Bölgesinin depremden etkilenecek nüfusu yaklaşık 30 milyondur. Bazı bilimsel çalışmalar da Marmara denizi depreminin getireceği 100 Milyar TL üzerine çıkacak bir zarardan bahsedilmektedir. Yani ülkemiz için ciddi bir mali yıkım denilebilir. Bunun için deprem konusunda hocalarımızdan Prof. Dr. Şükrü Ersoy’un bir sözü burada söylenebilir; Marmara Bölgesi Türkiye ye bakabilir, Türkiye Marmara Bölgesine bakamaz’ Bu beklenen deprem gerçeği için yasal düzenlemelerde; Fay yasasının çıkartılması, afetlere dayanıklı sağlıklı yerleşim yerleri oluşturulması, denetimli imar ve yapı üretimi yapılması gerektiğini ve bunların acilen devreye girmesi gerektiğini düşünüyorum. Son 21 yıldaki yetersiz çalışmalarımız ve ihmalkarlığımız gibi olmamalıdır” şeklinde konuştu.

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Sevim Avcı Yener ise Tekirdağ’da depreme ilişkin Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmaları anlattı.

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından, kentsel dönüşüm, toplanma alanları, çadırkent alanları, TESKİ’nin geçici barınma alanlarına su ve kanalizasyon hizmetlerinin götürülmesi gibi birçok çalışmanın gerçekleştirildiğini  ve çalışmaların devam ettiğini belirten Yener, AFAD Başkanlığı’nda yürütülen İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) projesinde belediyenin tüm teknik verileri ve personelleri ile aktif şekilde rol aldığını söyledi.

308 ADET AFET TOPLANMA ALANI VAR

Büyükşehir Belediyesi ve İl Afet Müdürlüğü ortak çalışmaları neticesinde, Afetin ilk saatlerinde vatandaşların geçici olarak ikamet edeceği yapısal tehlike ve risklerden uzak toplam 308 adet ‘Afet Toplanma Alanı’ belirlendiğini aktaran Yener, Süleymanpaşa ilçesinde 71, Çorlu 63, Çerkezköy 53, Ergene 30, Ereğli 22, Saray 17, Kapaklı 17, Şarköy ilçesinde 11, Hayrabolu ilçesinde 7, Malkara ilçesinde 10, Muratlı ilçesinde 7 adet toplanma alanı bulunduğunu  ve çalışmaların devam ettiğini aktardı

 14 ÇADIRKENT İMAR PLANLARINA İŞLENDİ

İl genelinde 14 adet çadırkent alanı belirlendiğini ve imar planlarına işlendiğini dile getiren Yener, bu alanların toplamının il genelinde yaklaşık bin 139 hektar olduğuna dikkat çekti.

TESKİ’nin geçici barınma alanlarına su ve kanalizasyon hizmetlerinin götürülmesi çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Yener, çalışmaları şu şekilde sıraladı:

 İL GENELİNDE TOPLAM 25 ADET AFET KONTEYNERİ

Olası bir afet halinde vatandaşlarımıza en hızlı şekilde yardım sağlamak, acil ihtiyaç duyulacak temel malzeme ve ekipmanları karşılamak amacıyla içerisinde arama- kurtarma, ilkyardım, barınma, giyim, defin vb. öncelikli alanlara dair çeşitli malzemeleri bulunduran 15 adet Afet Konteyneri alınmıştır. Bu yıl yeni ihale yapılarak 10 adet daha alınmıştır. İl genelinde toplam 25 adet Afet Konteyneri bulunacak.

MOBİL AŞ EVİ ÇALIŞMALARINA BAŞLANDI

Günlük 5 bin kişilik yemek kapasitesine sahip mobil aş evi temini çalışmaları başlatıldı.

Bütün ilçelerimize ait toplanma alanları, barınma alanları, zemin verileri vb. bilgi ve dokümanları daire başkanlığımız aracılığı ile belediyemiz Coğrafi Bilgi Sistemine aktarılmaktadır. Vatandaşlarımız tüm bu bilgilere internet sitemizde online olarak ulaşabilir.

JEOLOJİK ETÜT YAPILDI

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi sınırlarını kapsayan yaklaşık 6300 km2 alanın 1/25000 nazım     imar     planı      ve      1/100000      ölçekli      çevre      düzeni      planına esas jeolojik etüt yapıldı. bilgiler cbs ye aktarıldı ve sitemizde yayınlanmaktadır.

Marmaraereğlisi, Çorlu, Ergene, Muratlı, Barbaros-Kumbağ , Şarköy İlçesi Güzelköy, Mursallı, Yayaköy, Yörgüç, Sofuköy, Gölcük, Gaziköy, Uçmakdere, Çerkezmüsellim, Şalgamlı, Beyazköy Mahallelerinde yaklaşık 27.000 hektar alanda jeolojik-jeoteknik etüt raporu hazırlatılarak bakanlık onayı alınmıştır

4 adet Deprem Öncü İşaretleri İzleme İstasyonlarının kurulumu sağlanmıştır.

Kandilli Rasathanesi, İTÜ, İstanbul Üniversitesi ve JICA Japon işbirliği çerçevesinde yapılan Marmara Bölgesinde Deprem Tsunami ve Risk Azaltma Projesine Büyükşehir Belediyesi Deprem Dairesi proje ortağı olarak çalışmaları MarDİm Projesi tamamlanmıştır.

ÖLÇÜM ALETLERİ YERLEŞTİRİLDİ

İTÜ ve Strazburg Üniversitesinin Ortak Yürüttüğü Proje İstanbul’un batı bölgesi, Beylikdüzü – Tekirdağ bölgesinde Kuzey Anadolu Fayı’nın (KAF) Marmara Denizi içindeki segmentleri hakkında var olan bilgilerin arttırılması amacıyla Marmaraereğlisi’ne 5 adet, Çorlu Yenice bölgesine 1 adet ve Süleymanpaşa ilçemize 2 adet jeodezik ölçüm aletleri yerleştirilmiştir. Bu projeler devam etmektedir.

KENTSEL DÖNÜŞÜM MASTER PLANI YAPILDI

6306 sayılı Kanun kapsamında İlimiz Süleymanpaşa ilçesi içerisinde bulunan yaklaşık 7 bin 740 hektarlık alanda Kentsel Dönüşüm Master Planı ile 7 bölgede 21 etaptan oluşan potansiyel dönüşüm alanları ile rezerv yapı alanları belirlenmiştir.

Kentsel Dönüşüm Master Planında Aydoğdu-Zafer Mahallesi sınırları içerisinde belirlen ve üç etaptan oluşan 48 hektarlık alanda kavramsal kentsel tasarım projesi hazırlanmış olup, alan içindeki yaklaşık 16 hektarlık birinci etapta teklif riskli alan dosyası, mimari avan proje ve kentsel tasarım projesi hazırlanmıştır. Yapılan fizibilite çalışmalarında dönüşümün bütüncül şekilde gerçekleşmesi için rezerv yapı alanı ihtiyacı zaruri gözüktüğünden ilgili Bakanlıklarla görüşmeler başlatılmıştır.

ZEMİN AÇISINDAN AFET RİSKİ TAŞIYAN BÖLGELER BELİRLENDİ

Yeni deprem yönetmeliğine göre zemin sınıflandırmaları ve zemin açısından afet riski taşıyan bölgelerin belirlenmesi çalışmaları yapılmıştır. İl genelinde zemin-üst yapı etkileşim risk değerlendirme çalışmaları devam etmektedir.

TEKİRDAĞ TEKNİK VE HİBE YARDIM FAALİYETİ ALMAYA HAK KAZANDI

Dünya bankası tarafından finanse edilecek “Türkiye’ de kent ölçeğinde afet ve iklim riski değerlendirmelerinin yapılmasında belediyelerin desteklenmesi” projesi kapsamında Tekirdağ Büyükşehir belediyesi teknik ve hibe yardım faaliyeti almaya hak kazanmıştır. Teknik yardım faaliyetinin amacı şehir çapındaki mevcut afet ve iklim riski verilerini derleme ve analiz etme çabalarını desteklemek, risk senaryolarını tanıtmak ve görselleştirmektir. Kentsel dönüşüm strateji belgesinin hazırlanmasına yönelik ilke ve esasların uygulanmasını desteklemek amacıyla, belediyelerde iklim ve afetlere karşı dayanıklılık konusunun kentsel dönüşüm yatırımlarına entegre edilmesine yönelik kapasite oluşturulacaktır.

YAPILARIN ANALİZ ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR

İl bütününde 11 ilçeye ait temin edilen yapı ruhsatları ve iskân belgeleri ruhsat/iskân veri tabanı çalışması kapsamında coğrafi bilgi sistemi aktarma işlemleri devam etmektedir.

Yapı denetim kanununa tabi yapıların analiz çalışmaları ve sisteme işlenmesi devam etmektedir.

Tekirdağ Büyükşehir Belediyemiz, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, NKÜ ve Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti paydaşlığında İlimizde Afet ve Acil durumlara karşı vatandaşlarımızda farkındalık sağlayarak gönüllülük bilincini oluşturmak amacıyla Tekirdağ Afet Gönüllüleri (TAG) projesi Süleymanpaşa İlçemize yapılmış olup, diğer tüm ilçelerimizde proje devam etmektedir. Afete hazırlık çalışmalarında mevcut ekipmanlarımızın kullanımı ile ilgili de eğitimler verilmektedir.

EĞİTİMLER VERİLİYOR

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ile ortak çalışmalarımız kapsamında; Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri personellerine ve vatandaşlarımıza ‘Temel Afet Bilinci’ konusunda birçok eğitim ve farkındalık çalışmaları gerçekleştirildi. Ayrıca Büyükşehir ve İlçe Belediyelerinden toplamda 30 kişilik eğitim kadrosu hazırlanarak ‘Temel Afet Bilinci Eğitmeni’ olarak sertifikalandırıldı. Bu sayede Temel Afet Bilinci eğitimlerinde yerel kaynaklarla sürdürülebilirlik planlanmaktadır.

HABER: SERAP CÖMERTOĞLU