Zam Kararı, Karşı Mahalleden Gelince Sesi Çıkanlar Ne Kadar Samimi?

Zam Kararı, Karşı Mahalleden Gelince  Sesi Çıkanlar Ne Kadar Samimi?

Yayınlama: 04.03.2022
274
A+
A-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın suya ilişkin indirim çağrısından sonra Tekirdağ’da da gözler TESKİ’ye çevrilmişti.

TESKİ’nin olağanüstü genel kurul öncesi  yüzde 70 zam yapacağı yönünde ki açıklamalar, şehirde gerginliğe neden olurken; genel  kurulda Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yüzde 50 zam isteğine karşı , oy çokluğuyla yüzde 35 zam kararı alındı.

CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ise kendi grubuyla zam konusunda ters düştü. Elektriğe gelen zamlar ve altyapı yatırımları için en az yüzde 50 zam yapılması gerektiğini dile getiren Albayrak’a karşı, CHP grubu yüzde 35 zam önerisinde bulundu. AK Parti ise genel kurul öncesi yüzde 70 zam önerilerine sosyal medyadan karşı çıkarak, genel  kurulda da zam yapılmaması önerisinde bulunarak, zam kararlarını reddetti.

Kendi mahallesi tarafından alınan zam kararlarına sesi çıkmayanların, karşı mahalle tarafından alınacak zam kararına can hıraş karşı çıkması ne kadar samimi?

Elektiriğe, motorine, doğalgaza  zam yapıldığında dış güçler etkiliyken, yerel yönetimler tarafından suya yapılan zamların kötü yönetime, iş bilmez idarecilerin açıklarının kapatılmasına atfedilmesi (TESKİ’nin  doğru şekilde idare edildiği, liyakatle ve doğru çalışmalar yaptığı söylenemez. Bu konu tartışılır elbet) ama yine de kendilerine toz kondurmayanların, kendi tarafında yaşanan olumsuzlukları dış güçlere bağlarken, kendinden olmayanların, onlarla aynı kararları verdiğinde takındığı tavır,  sorgulanmaz mı?

Zamlar altında ezilen, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan halk; gerçekten sesini duyan, hak edilen hizmeti sağlayan idareciler istiyor. Verdiği vergilerin karşılığında en basit  yol ve su hizmetinin de nitelikli olmasını, defalarca kazılmamış yol yada saatlerce kesilmeyecek su hizmetini almak istiyor. Yada uygulanan politikalar sonucu kötü olan her şeyin sorumluluğunu dış güçlere atmayan, idareciler istiyor.  Gerçekten ülkesini ve halkının yaşam koşullarını düşünen yöneticiler istiyor…

Köşe Yazısı: Serap Cömertoğlu İşcan