Tekirdağ Merkezli Doruk Un, Piyasayı Domine Etmeye Hazırlanıyor !

Tekirdağ Merkezli Doruk Un, Piyasayı Domine Etmeye Hazırlanıyor !

Yayınlama: 15.09.2022
1.019
A+
A-

Türkiye’nin en büyük buğday unu üreticilerinden ve ihracatçılarından Doruk Un, 41 ülkeye gerçekleştirdiği ihracatın yanı sıra; Panpan markası ile evsel kullanımlarda ihtiyaca ve kullanım amacına özel ürünleri hizmete sunarak, kurduğu yem tesisi ile bu alanda da atağa geçmeye hazırlanıyor.

Türkiye’nin buğday ve buğday bazlı ürünler alanında en büyük üç markasından biri olan Doruk Un, yıllık 438 bin ton buğday kırma kapasitesi, yıllık 350 bin ton un üretimi, 60 bin ton buğday kapasitesi, 20 bin m2 ileri teknoloji tesisi, her geçen yıl genişleyen satış-dağıtım ağı ile Türkiye ekonomisinde ki yerini koruyor. Parakende başta olmak üzere tarım ve tohumculuk, noodle ve makarna, yem ve yem hammaddeleri alanında gerçekleştirmeyi planladığı 1.1 Milyar TL yatırımla un ve unlu mamullerde yüzde 200’ün üzerinde, diğer yatırım ve işkollarıyla birlikte yüzde 400’ün üzerinde büyüme hedefleyen Doruk Un, piyasayı domine etmeye hazırlanıyor.

Basın mensuplarıyla bir araya gelen Doruk Un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Gürsel Erbap,  planlanan yatırımlar, dünya ve ülke genelinde ki buğday ve buğday tabanlı ürünlerin üretimi, Türkiye’de ki durumuna ilişkin açıklamada bulundu.

Kurlarda yaşanan hızlı artış ve pandemi nedeniyle daralan ticaret ağı sonrasında gıda ve özellikle temel gıda maddelerinin başında gelen un sektörünün ciddi bir sınavdan geçtiğini aktaran Erbap, duruma rağmen başarılarla dolu bir dönemi ve bereketli bir hasadı geride bıraktıklarını dile getirdi.

Erbap, tüm dünya ekonomisinde stratejik öneme sahip un sektörünün, kur artışları, iklimsel etkiler, pandemi ve pandeminin getirmiş olduğu ekonomik belirsizlikler sebebiyle zor günler geçirdiğini kaydetti.

2021 yılında Doruk Un olarak tüm şartlara rağmen hedeflerini yakaladıklarını aktaran Erbap; “İçinde bulunduğumuz süreçte ise özellikle geçtiğimiz kış ülkemizin aldığı yağış miktarı ve iklimsel şartlar verimli bir hasat dönemi geçirmemize olanak sağladı. Kısa dönem hedefimiz tedarik zincirimizi destekleyecek üretim ve lojistik yatırımları yaparak sektördeki gücümüzü daha da derinleştirmek. Buna ek olarak doğru pazar, doğru ürün ve talep doğrultusunda farklı kategorilerdeki un gereksinimlerini yönetmeye dair planlarımızı hayata geçiriyoruz. Perakende tarafındaki gücümüz Panpan, bu planın önemli bir parçası olacak”dedi.

Öte yandan dünyada enerji fiyatlarının geldiği nokta sonrasında enerjinin büyük bir gider kalemi olmasından yola çıktıklarını belirten Doruk Un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Gürsel Erbap, kuracakları güneş enerjisi tesisiyle kendi tüketimlerini karşılayacaklarını ve maliyetleri minimize edeceklerini dile getirdi.

 Ar-Ge ekibiyle son kullanıcının taleplerini karşılamaya çalıştıklarını aktaran Erbap; “Her ülkenin kendi tüketim alışkanlıklarına ve ekmek çeşitlerine göre buğdayı seçiyor, öğütüyor ve yarattığımız teknolojiyle yerelleştiriyoruz” dedi.

Doğru tarım politikalarının uygulanmasına dikkat çeken Erbap, Türkiye’nin en büyük buğday unu üreticilerinden ve ihracatçılarından Doruk Un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Gürsel Erbap, Türkiye’de doğru tarım politikaları ile hareket edildiğinde ve özellikle bu yıl olduğu gibi TMO tarım desteklerini devam ettirdiği takdirde buğday üretiminde önemli bir artış olacağını kaydetti.

Tarım arazilerinin birleştirilmesi ve toplulaştırma, ekilmeyen alanları tarıma kazandırılması, verimlilik yatırımları ve teknolojiye entegre olarak mevcut üretimin, yüzde 60 oranında artırabileceğini aktaran Erbap; “Bu demek oluyor ki ithal etmeden ihracat potansiyeline kavuşarak katma değerli bir ekonomi yaratmak mümkün” dedi.

Marmara Bölgesi’nin ve Trakya topraklarının Türkiye buğday hasadı için önemli olduğuna dikkat çeken Erbap, üreticinin desteklenmesi gerektiğini ve maliyetleri en aza indirgeyecek, üretime teşvik edip, güçlendirecek politikaların uygulanmasının mühim olduğuna değindi.

Ekim alanı büyüklüğü ve verim açısından da buğday için önemli lokasyonlardan biri olan Marmara Bölgesi ve özellikle Tekirdağ’ın limanlara olan yakınlığı ile de lojistik avantaj sağladığını aktardı.

İklim krizinin dezavantajlarına ve avantajlarına, dünya konjonktürüne bakıp, analizleyerek bir yol izlenmesi gerektiğini paylaşan Erbap; “Türkiye, Amerika Tarım Bakanlığı (USDA) verilerine göre yaklaşık 7milyon ton buğday karşılığı un ihracatı ile dünyanın en büyük 10 buğday unu ihracatçısı ülkelerinden biridir.‘Karadeniz havzasına olan yakınlığı ve özellikle Rusya – Ukrayna savaşından sonra Türkiye’nin buğday üretiminde kritik bir ara nokta olması ise ihracat konusunda Türkiye’yi öne çıkarıyor. Irak ve Suriye haricinde Türkiye’den gerçekleşen toplam un ihracatının yüzde 13’ünü firma olarak biz gerçekleştiriyoruz. Sadece sınır ihracatı yapıyor olmak Türkiye için gelecek süreçte ciddi bir risk taşıyor, bu sebeple biz farklı pazarlara yöneldik. Tahıl Koridoru Anlaşması ile Türk ununun ihracat pazarlarında varlığını daha da artıracak.Türkiye’nin ev sahipliğinde Ukrayna’dan tahıl ve gıda maddelerinin güvenli sevk edilmesini sağlayacak anlaşma küresel gıda fiyatlarının dengelenmesini sağlayacağı için tüm dünya tarafından ilgiyle takip ediliyor”

Afrika, Asya, Güney Amerika ve Orta Doğu bölgelerindeki 41 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini aktaran Erbap, Panpan ile evsel tüketime yönelik ürün geliştirdiklerini ve  özellikle dünyada fast-food tüketiminin artış göstermesinden yola çıkarak ihtiyaçlar doğrultusunda makarna ve noodle üretimine de geçeceklerini söyledi.

Dünyanın en temel ihtiyaçlarından biri olan ve stratejik ürün özelliği taşıyan buğdayın üretimine ilişkin bilincin önemli olduğuna dikkat çeken Erbap,  verimli topraklarda son teknolojilerle üretime yönelik, üreticiyi destekleyici çalışmaların yürütülmesi gerektiğini vurguluyor.