İftarlarda gönüllere girerken, sahurlarda hakka girmemeye özen gösterilmeli…

İftarlarda gönüllere girerken, sahurlarda hakka girmemeye özen gösterilmeli…

Yayınlama: 05.04.2022
512
A+
A-

İslam alemi için rahmet, bereket ve  oruç ayı olan Ramazan ayına girdik. Tüm manevi duyguların hissedildiği, iradenin terbiye edilmesinin amaçlandığı kutsal günleri, doğru anlamak önemli… Açlıkla sınanmanın yanı sıra; dürüst, ahlaklı olmaya, kalp kırmamaya, hak yememeye özen göstererek, sadece aç kalınmayacağını bilmek gerekir.

Bunların dışında yüzyıllardır Ramazan ayı ile özdeşleşen gelenekler ise kültürümüzün bir parçası haline gelmiş durumda. Top atışıyla duyurulan iftar vakitleri, toplu iftar yemekleri, Hacivat ile Karagöz orta oyunları, sahurda  davulcuların sokaklarda gezmesi, bayram ziyaretleri… Ramazan denilince akla gelenler arasında…

Kültürel ve manevi değerleri yaşatmak, sürdürülebilir kılmak önemli. Bunlara yönelik faaliyetler yapılması mühim…

Süleymanpaşa Belediyesi de gelenekleri yaşatma konusunda birtakım faaliyetler gerçekleştiriyor. Her mahallede toplu iftar programları hazırlayıp, yaklaşık 4 bin kişiyi gönül sofralarında buluşturuyor, orta oyunları düzenliyor. Mehteran takımı ile sahura kaldırıyor.

Fakat; dönemin şartları gereği yapılan bazı uygulamaların, günümüzde hala devam etmesi ne kadar doğru?

Oruç tutan Müslümanları sahura kaldırmak için mahalle mahalle çalınan davullara, günümüzde gerçekten ihtiyaç var mı? Oruç tutma niyeti olanlar, gelişen teknoloji ile çalar saatler ve telefonlarda bulunan alarmlarla kalkabilir…

Davul ve mehteran takımının sesiyle uyanan oruç tutmayanların yada oruç tutamayacak olan hastaların, çocukların, yaşlıların, çalışanların hakkına girilmiş olunmaz mı?

Hasta olan birinin yada birkaç saat uyuyup, işe gidecek çalışanın, uyandığında bir daha zor uyuyan ve uyutulan çocuklara haksızlık yapılmış olmaz mı?  Sadece belli bir kesim için yapılan yüksek gürültülü bir faaliyet, diğerlerinin hakkını gasp etmez mi? Hoş görü beklerken, hoş görülü de olmak en büyük kıstas olmalı…

Geleneklere ve kültürel değerle sahip çıkarken,  günümüz koşullarını ve toplumun her kesimini düşünüp, hareket etmek önemli. İftarlarda gönüllere girerken, sahurlarda hakka girmemeye de özen gösterilmeli…

Serap Cömertoğlu İşcan