Mezar Taşında Şehit Yazıyor Ama…

Mezar Taşında Şehit Yazıyor Ama…

Yayınlama: 28.07.2014
516
A+
A-

 

Mezar Taşında Şehit Yazıyor Ama…


ANKARA'da 2008 yılında vatani görevini yaparken, askeri aracın kaza yapması sonucu hayatını kaybeden Jandarma Onbaşı Çağrı Kurt, kaza raporlarına yanlışlıkla ‘şoför’ olarak yazıldığı için şehit sayılmadı. Arife günü oğlunun mezarı başında gözyaşı döken acılı baba, Uludere’de ölen 34 vatandaşımız bile şehit sayıldı. Benim oğluma bu mertebeyi çok gördüler diye konuştu. Mezarı başında göz yaşı döken Kurt ailesi, yanlışlığın düzeltilmesi için hukuk mücadelesine devam ettiklerini belirttiler..

 

 


Olay 17 Aralık 2008 yılında Ankara Beypazarı Jandarma Komutanlığı'nda vatani görevini sürdüren Tekirdağlı Çağrı Kurt, şoför arkadaşı Serdar Doğan ile birlikte havaalanından misafir gelecek  bir komutanı almak için komutanlarının izni ile birliğinden yola çıktı.


YANLIŞLIKLA ŞOFÖR OLARAK YAZILDI


Çağrı Kurt ve araç sürücüsü Serdar doğan Başkentte protokol yolu olarak bilinen Esenboğa Yolu Pursaklar mevkiine geldiklerinde etkili sis ve buzlanma nedeniyle sürücü Serdar Doğan’ın kullandığı 06 MPC 01 plakalı otomobil yoldan çıkarak aydınlatma direğine çarptı. Çarpmanın etkisi ile araçtan savrulan Şoför Serdar Doğan ağır yaralı olarak GATA'ya kaldırılırken, Jandarma Onbaşı Çağrı Kurt ise olay yerinde hayatını kaybetti. Ancak olay yerine gelen trafik ekipleri, aracın sola devrilmesi nedeniyle şoför mahalline (Sola doğru) kayan Çağrı Kurt'u sürücü sanarak, kaza tespit raporlarına ‘otomobil şoförü’ olarak yazdı. tutulan raporlarda Çağrı Kurt araç sürücüsü olarak kayıtlara geçince yetkililer Şehitlik hakkını ailesine vermedi. Ancak görev yaptığı askeri birliği ve Jandarma Genel komutanlığı acılı aileye Resmi “Şahadetname” gönderdiler.


BABA, MEZAR TAŞINDA ŞEHİT YAZIYOR AMA O HAKKINI VERMEDİLER


Bayram arifesinde kazada hayatını kaybeden oğlunun mezarı başına gelen Anne Hatice Kurt, Tekirdağ emniyet müdürlüğünden emekli olan polis memuru Nurettin Kurt, Gözyaşı döktüler. Baba Nurettin Kurt, “Bakmayın siz oğlumun mezar taşında Şehit yazdığına ona bu mertebeyi çok gördüler. O benim tek oğlumdu ” diye yetkililere sitem etti.


ULUDERE’DEKİLER BİLE ŞEHİT SAYILDI


Sitem dolu sözlerine şöyle devam eden acılı baba, “Geçtiğimiz yıllarda Uludere’de uçaklarımızın vurdu 34 vatandaşımız vardı. Devlet onları şehit statüsüne aldı. Devlet’e bir fiil 30 yıl hizmet ettim. Ancak biz 6 yıldır hukuk mücadelesi vermemize rağmen askerlik vazifesini yaparken hayatını kaybeden oğlum, kaza yerinde tutulan yanlış rapor sebebi ile Şehit sayılmadı. Bu bizi derinden yaralıyor. Başbakanımıza sesleniyorum. Bizim ve devletin vicdanlarını huzura erdirsinler. Oğluma şehitlik haklarını iade etsinler dedi.


Aile, 2009’da durumu Ankara cumhuriyet başsavcılığına müracaat ederek mahkemeye taşıdı. Mahkeme iki yıl sonra 2011’da Aileye, Oğlunuz hava ve yol şartlarını göz önünde bulundurmadan dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullandığı için kendi ölümüne kendisi sebep olmuştur denilerek takipsizlik kararı verdi. Bu defa aile mahkemeye itiraz ederek olayı 2013 yılında Anayasa mahkemesine ferdi başvuru yaptı. Olayı inceleyen Anayasa mahkemesi, Benzer gerekçeler ileri sürerek davayı reddetti.


Buradan da bir sonuç alamayan acılı Aile avukatları aracılığı ile Olayı 2014 yılının Mayıs ayında Fransa’daki Avrupa insan hakları mahkemesine götürdü. Aile şimdi buradan çıkacak kararı merakla bekliyor.